12 Ocak 2016 Salı

Stalin Dönemi Sovyetlerinden Bir Hikaye

Moskova'da bir yerel parti kongresi gerçekleşiyordu. Kongrenin başkanlığını, Yerel Parti Komitesinin henüz tutuklanmış sekreterinin yerini almış olan yeni sekreter yapıyordu. Kongrenin sonunda, Yoldaş Stalin hakkında bir tezahürat çağrısı yapıldı. Elbette herkes ayağa kalktı (tıpkı kongre boyunca [Stalin'in] adı her anıldığında herkesin ayağa sıçraması gibi). Küçük salon "tezahürata dönüşen bir alkış dalgasıyla" yankılandı. 
"Tezahürata dönüşen bu alkış dalgası" üç dakika, dört dakika, beş dakika boyunca devam etti. Fakat insanların avuç içleri acımaya başlamıştı, havada tutulan kollar bir zamandır zaten ağrımaktaydı. Daha yaşlı insanlar yorgunluktan nefes nefese kalmıştı. Durum, Stalin'e gerçekten tapanlar için dahi dayanılmaz bir aptallık halini almaya başlamıştı...
On bir dakika sonra, kağıt fabrikasının müdürü iş adamlarınınkine benzer bir tavır takınarak yerine oturdu. İşte bu sırada bir mucize gerçekleşti! Bu evrensel, bu teklifsiz, bu tarif edilemez coşku nereye kaybolmuştu? Tek bir adam sayesinde herkes birden durmuş ve yerine oturmuştu. Kurtulmuşlardı! Bu sincap, dönmekte olan tekerden atlayacak kadar zekiydi.
Gelin görün ki, bağımsız insanları işte böyle tespit ediyorlardı. Ve onları işte böyle ortadan kaldırıyolardı. Aynı gece fabrika müdürü tutuklandı. Başka bir gerekçeyle üstüne on yıl yıktılar. Fakat sorgulamanın son belgesi olan 206 numaralı formu doldurduktan sonra, sorgu yargıcı ona hatırlattı:
"Hiçbir zaman alkışı durduran ilk kişi olmayacaksın!"

5 Temmuz 2014 Cumartesi

Renkler ve Zevkler Tartışılmaz (Tetrachromacy)

Arkadaşınızın kırmızısıyla, sizin kırmızınızın farklı olabileceğini hiç düşündünüz mü? Ya da size aynı gelen 2 renge, başka birinin bir rengin farklı tonları olduğunu söylemesi mümkün müdür? Cevabınız hayırsa, kesinlikle büyük bir yanılgı içerisindesiniz.

Tetrachromacy olarak adlandırılan bir olguya göre, Dünya üzerindeki kadınların %15'i normal fotoreseptör (retinaya düşen ışığıdalga boyuna uygun olarak elektrik enerjisine çeviren yapılar) çeşidi olan 3 yerine, 4 çeşit fotoreseptöre sahip. Bu da onların bizim algılayamadığımız tonları algılamalarını sağlıyor. Başka bir deyişle, aslında mavi-yeşil renk körü olmayanlar da bir anlamda renk körü!

Tetrachromacy sahibi birinin gördüğü renkler bizim gördüğüm renklere göre birkaç kat daha fazla. Bu da onların gerçekliği daha net bir şekilde kavramalarına yol açıyor. Siz bir ağaca baktığınızda yeşilin birkaç tonunu görüyorken, onlar onlarca tonda yeşil görüyor olabilir.

Bilim insanları Tetrachromacy'nin  sebebi olarak X kromozomu üzerinde taşınan opsin genlerini sorumlu tutuyor. Klasik opsin genleri olan  OPN1MW ve OPN1MW2 normal görüşlü tüm insanlarda mevcut. Ancak kadınlarda 2 adet X kromozomu bulunmasından dolayı, farklı çeşit fotoreseptör geni taşıyor olabilirler. 

Siz de Tetrachromat olduğunuzu öğrenmek ya da renk tonlarına duyarlılığınızı ölçmek istiyorsanız, Tetrachromacy Vision Test yaparak amacınıza ulaşabilirsiniz. İyi eğlenceler!

13 Ağustos 2013 Salı

Sindarin Öğrenme Kılavuzu

Bir süredir üzerinde çalıştığım bir proje. İngilizce bir Sindarin öğrenme dökümanını Türkçe'ye çeviriyorum. Yakın zamanda bitirmeyi planlıyorum ancak, zaman dar; pdf uzun. Bitmiş halini blogumda yayınlamayı sabırsızlıkla bekliyorum ancak şimdilik sadece bir kısmını yayınlıyorum. Umarım beğenirsiniz.

http://docupub.com/docs/e128730d-97f1-4e9c-9d29-29b1f4985ca3/Sindarin.pdf

10 Ağustos 2013 Cumartesi

Dünya Hakkında 50 İlginç Bilgi


Aşağıda, Dünya ile ilgili 50 ilginç gerçeği bulacaksınız. Umuyoruz gezegenimizi daha yakından tanımanıza katkı sağlayacaktır. İyi eğlenceler.

A. DÜNYA

1. Dünya'da üretilen en pahalı yapı, yapımı için 150 milyar dolar harcanmış olanUluslararası Uzay İstasyonu'dur.


2. Dünya'nın en uzaktan çekilmiş fotoğrafı, yaklaşık 6 milyar kilometre öteden çekilmiştir veSoluk Mavi Nokta olarak bilinir.


3. Dünya üzerinde keşfedilmiş en dayanıklı canlı olan Tardigrad, vakumlu uzay ortamında 10 gün hayatta kalabilmektedir.


4. Bir insan uzay boşluğunda, tamamen korunmasız olarak en fazla 2 dakika hayatta kalabilir.


5. Çin'deki hava kirliliği uzaydan görülmektedir. Çin Seddi, uzaydan görülemez.


6. Bir günde 24 saat yoktur. Doğrusu, 23 saat 56 dakika 4 saniyedir.



7. Dünya, bir bowling topundan bile daha pürüzsüzdür. Bowling topunun üzerindeki, hissedilemeyen pürüzlerin aksine, en yüksek dağ ile en derin okyanus bile Dünya yüzeyinin kalınlığının sadece 5.000'de 1'ini oluşturur.


8. Sputnik'in 1957'de uzaya gönderilmesinden beridir, Dünya çevresinde dolanan 38.000 adet uydu bulunmaktadır.


9. Şu anda, Dünya etrafında 22.000 adet uydu dolanmaktadır. Bunların sadece %5'i çalışmaktadır, %8'inin yakıtı bitmiştir, %87'si ise bozuktur/çalışmamaktadır.



10. Her gün, uzayda yarattığımız uydu çöplüğünden ortalama olarak 1 parça Dünya'ya geri düşmektedir.





B. ATMOSFER


11. Her gün uzaydan Dünya'ya 100 ton ağırlığında meteorit tozu düşmektedir.


12. Dünya'ya düşen en büyük meteor, krater oluşturmamıştır. Meteor, yapısı itibariyle köşeli ve kenarları düz olduğu için, muhtemelen bir taşın suda sekmesi gibi yüzeyde sekmiş ve durmuştur.


13. Armstrong Limiti olarak bilinen yükseklik limiti yerden 19 kilometredir. Bu limitten sonra astronot kıyafeti giymek gerekmektedir. Eğer giyilmeyecek olursa, vücuttaki su, vücut sıcaklığında kaynamaya başlayacaktır.


14. Ozon deliği küçülmektedir. 2012 senesinde deliğin büyüklüğü, son 10 senedeki tüm değerlerden daha küçüktü.


15. Eğer fabrikalara uygulanan CO2 salınımı ücretlendirmesi üzerinden hesap yapılacak olursa, atmosferin parasal değeri 4.300.000.000.000.000 Sterlin olacaktır. Atmosferdeki her metreküp başına 1.3 CO2 molekülü düşer.


16. Dünya'ya her gün 8.600.000 yıldırım düşmektedir.


17. Dinozorların evrimleşmiş olabilmesinin tek nedeni, o zamanlarda atmosferde daha fazla oksijen bulunmasıdır. Günümüzdeki hiçbir amfibi veya sürüngen, dinozorların boyuna erişemez, çünkü atmosferimizde o kadar oksijen bulunmamaktadır.





C. DENİZLER


18. Dünya'daki suların %97'si tuzlu, %3'ü tatlı sudur.


19. Antarktika'daki toplam buz miktarı, Atlas Okyanusu'ndaki su miktarına eşittir. 


20. 1 Litre okyanus suyu içerisinde, 1 gram altının 13 milyarda biri kadar altın elementi bulunur.


21. Her yıl, 2.000 adet yeni deniz türü tanımlanmaktadır.

22. Denizlerdeki atıkların %90'ı plastiklerdir.



23. Okyanuslarda ortalama 1.000.000 adet tür yaşadığı düşünülmektedir. Üstelik tüm okyanus türlerinin sadece %33'ünün keşfedildiği düşünülmektedir.


24. Her yıl ortalama olarak 8-12 adet insan, köpekbalığı saldırıları sebebiyle ölmektedir. Her yıl 100.000.000 civarında köpekbalığı, insan saldırıları sebebiyle ölmektedir.


25. Dünya üzerindeki tüm volkanik aktivitelerin, %90'ı okyanus tabanlarındagerçekleşmektedir. 


26. Eğer Dünya'daki tüm sular bir küre olacak şekilde bir araya toplansa, bu kürenin çapı 860 kilometre civarında olacaktır. Bu, Satürn'ün uydusu Tetis kadar büyüktür.


27. Dünya'nın en derin noktası olan Mariana Çukuru, okyanus yüzeyinin 10.9 kilometredibindedir. 





D. YER ALTI


28. Dünya, Güneş Sistemi içerisinde levha tektoniğine sahip tek gezegendir. Ancak eğer levha hareketi olmasaydı, karbon tüketilip yenilenemezdi ve Dünya, tıpkı Venüs gibi aşırı ısınırdı.


29. Nadir elementler olarak bilinen kimyasallar, sanıldığı kadar "nadir" değildirler.Lutetyum elementi Dünya kabuğunda altından 200 kat daha fazla bulunur. Ki bu, "nadir elementler" arasında en seyrek bulunanıdır.


30. Dünya'daki altının %99'u, çekirdeği içerisinde bulunur. Öyle ki, Dünya'nın çevresini 45 santimetre kalınlığında sarabilecek kadar altın vardır.


31. Dünya'nın çekirdek kısmı 5500 santigrat derece sıcaklıktadır. Bu sıcaklık, Güneş'in yüzey sıcaklığına hemen hemen eşittir.


32. Dünya'nın kalbi olarak sayabileceğimiz çekirdek, 2500 kilometre çapa sahip bir demir küredir. Akkor olacak düzeyde sıcak olmasına rağmen, çekirdek üzerindeki basınç o kadar fazladır ki, demir bu sıcaklıkta eriyemez.


33. Dünya'nın en büyük kristalleri, 55 ton ağırlığındadır. Bu kristaller, Meksika'nın altındaki Naica gümüş madenlerinde yatmaktadır.


34. Dünya üzerinde açılan en derin delik, Sakharin-1 kuyusudur ve 12.4 kilometre derinliğe inmiştir. Dünya'nın yüzeyinden merkezine olan uzaklık (yarıçapı) ise 6371 kilometredir.



35. Dünya'nın en derin noktasında (karada) yaşayan bakteriler, yüzeyin 2.8 kilometre altında bulunmuştur. Bu bakteriler hayatta kalabilmek için uranyumdan yayılan radyoaktiviteyi kullanarak suyu kullanılabilir enerjiye dönüştürecek bir metot evrimleştirmiştir.


36. Amazon Nehri'nin yaklaşık olarak tam altında, yer yüzeyinden 4 kilometre derinlikte, Rio Hamza Nehri adı verilen bir su akmaktadır. Bazı noktalarda 400 kilometre kadar genişliğe ulaşabilen bu nehir, toprağın içerisinde saatte sadece 1 milimetre akabilmektedir.





E. YER


37. Her yıl, Sahra Çölü'nden Amazon Ormanları'na 40 milyon ton ağırlığında, besince zengin kum taneleri uçmaktadır.


38. Türkmenistan'da bulunan Cehennem Kapısı isimli çukur, yer altında sıkışmış gazın, düzgün bir krater içerisinde alev almasından ötürü, 40 yıldan uzun bir süredir, durmaksızın yanmaktadır.


39. Şimdiye kadar kaydedilen en yüksek sıcaklık, 1922 yılında Libya'nın El Azizia ilinde kaydedilen 57.8 santigrat derece sıcaklıktır.



40. Dünya üzerindeki ilk canlılık örneklerine günümüzden 3.5 milyar yıl öncesine ait tabakalarda, Avusturalya'da rastlanmaktadır. Bu o kadar uzun bir süredir ki, o dönemde atmosferde oksijen bile bulunmamaktadır.



41. Şimdiye kadar kaydedilen en soğuk günAntarktika'daki Vostok İstasyonu'ndakaydedilmiştir ve -89.2 santigrat derecedir.



43. Dünya'nın en kurak bölgesi olarak bilinen Antarktika'nın Kuru Vadi bölgesine son 2.000.000 yıldır hiç yağış düşmemiştir.



44. Önümüzdeki 300 yıl içerisinde, günümüzde var olan türlerin tamamının %75'inin soyu tükenecektir.



45. Her kıta, yılda ortalama olarak 2 santimetre kadar yer değiştirmektedir.


46. Tüm türlerin yaklaşık olarak sadece %14'ü tanımlanabilmiştir.





F. İNSAN


47. Her gün 200.000 yeni insan doğmaktadır.



48. Bilinen en eski insan yapımı dini yapıt, Milattan Önce 10. milenyumda (MÖ 10.000) yapılmış olan Göbeklitepe'dir ve Türkiye'de bulunur.



49. Bugüne kadar gezegenimizde 106.000.000.000 insan yaşamıştır. 2050 yılına ulaştığımızda Dünya'da 9.200.000.000 insan olacağı tahmin edilmektedir.


50. Her saniye 2 insan hayatını kaybetmektedir.